
Zindan Adası
Yönetmen:
Martin Scorsese
Film, 1954 yılında, Massachusetts sahili açıklarında, en tehlikeli akıl hastalarının tedavi edildiği ve suçluların barındırıldığı izole bir tesis olan Ashecliffe Hastanesi'nin bulunduğu Shutter Adası'nda geçmektedir.
Hikaye, iki ABD Mareşali olan Edward "Teddy" Daniels (Leonardo DiCaprio) ve yeni ortağı Chuck Aule'ın (Mark Ruffalo) adaya gelmesiyle başlar. Görevleri, çocuklarını boğarak öldüren ve ardından ortadan kaybolan Rachel Solando adlı tehlikeli bir hastanın esrarengiz kaçışını soruşturmaktır.
Adaya vardıklarında, tuhaf ve şüpheli davranışlar sergileyen hastane personeli, karmaşık bir labirent gibi görünen binalar ve sürekli kötüleşen hava koşullarıyla karşılaşırlar. Teddy, bu soruşturma sırasında kendi geçmişinden gelen travmatik anılarla (özellikle eşinin ölümüyle ilgili) yüzleşmek zorunda kalır. Ayrıca, hastane yönetimi (Dr. Cawley - Ben Kingsley) ve uygulanan tedavi yöntemleri hakkında derin şüpheler duymaya başlar.
Soruşturma ilerledikçe, Teddy'nin gerçeklik algısı giderek bulanıklaşır. Ada, bir fırtına nedeniyle ana karayla bağlantısını kaybeder ve tehlikeli suçluların firar ettiği söylentileri yayılır. Teddy, adanın derinliklerinde korkunç sırların yattığına ve bir şeylerin gizlendiğine inanır. Ancak, kendi akıl sağlığı, gördüğü halüsinasyonlar ve adadaki herkesin kendisine karşı bir komplo içinde olduğu düşüncesi, onu gerçek ile sanrı arasında gidip gelmeye zorlar.
Filmin en çarpıcı yanı, sona doğru yaşanan büyük sürpriz ve zihin bükücü finalidir. Bu son, izleyicileri şoke eden ve filmin anlamını tamamen değiştiren bir dönüm noktasıdır.
Hikaye, iki ABD Mareşali olan Edward "Teddy" Daniels (Leonardo DiCaprio) ve yeni ortağı Chuck Aule'ın (Mark Ruffalo) adaya gelmesiyle başlar. Görevleri, çocuklarını boğarak öldüren ve ardından ortadan kaybolan Rachel Solando adlı tehlikeli bir hastanın esrarengiz kaçışını soruşturmaktır.
Adaya vardıklarında, tuhaf ve şüpheli davranışlar sergileyen hastane personeli, karmaşık bir labirent gibi görünen binalar ve sürekli kötüleşen hava koşullarıyla karşılaşırlar. Teddy, bu soruşturma sırasında kendi geçmişinden gelen travmatik anılarla (özellikle eşinin ölümüyle ilgili) yüzleşmek zorunda kalır. Ayrıca, hastane yönetimi (Dr. Cawley - Ben Kingsley) ve uygulanan tedavi yöntemleri hakkında derin şüpheler duymaya başlar.
Soruşturma ilerledikçe, Teddy'nin gerçeklik algısı giderek bulanıklaşır. Ada, bir fırtına nedeniyle ana karayla bağlantısını kaybeder ve tehlikeli suçluların firar ettiği söylentileri yayılır. Teddy, adanın derinliklerinde korkunç sırların yattığına ve bir şeylerin gizlendiğine inanır. Ancak, kendi akıl sağlığı, gördüğü halüsinasyonlar ve adadaki herkesin kendisine karşı bir komplo içinde olduğu düşüncesi, onu gerçek ile sanrı arasında gidip gelmeye zorlar.
Filmin en çarpıcı yanı, sona doğru yaşanan büyük sürpriz ve zihin bükücü finalidir. Bu son, izleyicileri şoke eden ve filmin anlamını tamamen değiştiren bir dönüm noktasıdır.
Henüz hiç yorum yapılmamış.
İlk yorumu yapan sen olmak istemez misin?